Rüyada lüfer balığı görmek
Rüyada lüfer balığı görmek, lüfer balığı avladığınızı görmek, fevkalâde neşeli ve mesut günlerin arifesinde bulunduğunuza tabir edilir. Rüyada lüfer balığı yediğinizi görmek, nazik ve kibar arkadaşlar edinerek sosyal seviyenizi yükselteceğinize tabir edilir.
Lüfer balığı nedir: Familyası: Hanigiller (Serranidae). Yaşadığı yerler: Tropik ve ılıman denizlerde bulunur. Karadeniz, Marmara ve Akdeniz’de boldur. Özellikleri: Eti lezzetli, yırtıcı, bir balıktır. Kendinden büyük balıklara da saldırarak parçalar. Ömrü: 15 yıldan fazla. Çeşitleri: Uzunluklarına göre, defne yaprağı, çinekop, sarıkanat, lüfer ve kofana gibi isimler alır. Hanigiller ailesinden, tropik ve ılıman denizlerde yaşayan etçil bir balık. Beyaz yağlı eti çok lezzetlidir. Yandan hafif yassı, vücudu küçük pullarla örtülü ve beyaz renklidir. Sırtı koyu mavi, yeşil ve bazen de kirli sarıya çalar. Yüzgeçleri sarımtraktır. Alt ve üst çenesinde keskin sivri dişler vardır. Üst çene, alt çeneden daha kısadır. Atılgan ve cesur bir balıktır. Balıkçılar buna canavar>canavar veya dişli derler. Genellikle Atlas ve Hint okyanuslarında bol miktarlarda sürüler halinde dolaşır. Kuzey ve Güney Amerika, Kolombia, Arjantin, Kanarya Adaları, Portekiz, İspanya, Kuzeybatı Afrika ve Türk denizlerinin sahil bölgelerinde rastlanır. Orta ve Kuzey Pasifikte hiç yoktur. Pasifiğin Avustralya ve Yeni Zelanda çevresinde nadir görülür. Büyüklük ve ağırlıklarına göre isim alırlar.
Bu sitede yer alan tabirler, çeşitli eski kaynaklardan yararlanılarak eklenmiştir. Görmüş olduğunuz rüyayı bir bütün olarak ele alıp ona göre yorumlamanız gerekmektedir. Parça parça hatırladığınız rüyalardaki nesneleri ve eylemleri teker teker ele alıp ona göre değerlendirmeniz gerekmektedir. Bunun için sitemizdeki arama bölümünü kullanarak arama yapabilirsiniz.
Rüya tabirleri, rüya da gördüğünüz nesnelerin ve eylemlerin anlamlarının saptanmasıdır. Bu çalışma psikanalizle ve çeşitli mistik ve ezoterik ekollerle aynı anlamı taşımazlar veya aynı şekilde yapılmamaktadırlar. Birçok eski kültürde rüya görme doğaüstü bir iletişim veya ilahî bir müdahale olarak kabul edilmiş olduğundan, rüyaların içerdiklerine inanılan mesajlar birtakım yöntemler kullanılarak çözülmeye çalışılmıştır. Eski Yunanlılar inşa ettikleri Asklepion denilen tapınak veya sağlık sitelerinde rüyaların yorumlanmasını da içeren çeşitli psikolojik çalışmalarda bulunmuşlardır. Bazı kızılderili kabilelerinde olgunlaşma ayinlerinde kişi bir rehber rüya görene dek oruç tutmak ve dua etmek zorunda bırakılırdı. Günümüzde de çeşitli psikoloji ekolleri rüyaların anlamlarına ilişkin çeşitli varsayımlar ortaya atmışlardır. Rüya yorumu 19. yy.’ın sonlarından itibaren psikoanalizin bir parçası olmuştur.