Rüyada çene görmek
Rüyada çene görmek, bazı dedikodular sonunda ailenizle üzüntülü günler geçireceğinize yorumlanır, bazen de aşiret başkanına ve nesli çok adama işarettir.
Rüyada çene uzamaı, bağırır, gereksiz ve faydasız söz söyler ve kuvvetten sonra zayıflığa düşeceğine yorumlanır.
Çene nedir: Yüzün ön-alt kısmında bulunan; ağzın açılmasını, kapanmasını, yakalama, ısırma ve çiğnemeyi sağlayan yapı. Çene kemikleri kaslar, sinirler ve arkada çene ekleminden meydana gelmiştir. Üst çene ve alt çene olmak üzere ikiye ayrılır. Alt çene arkada “çene eklemi” ile “şakak kemiği”ne bağlanır. Üst çene iki ayrı kemiğin orta hatta birleşmesinden meydana gelir ki bu kemikler sağ ve sol “maxilla (üst çene)” kemikleridir. Alt çene tek bir kemikten (mandibula) meydana gelmiştir. Çene kemiklerinde dişlerin oturması için alveol denilen boşluklar bulunur. Maxilla kemiği mandibuladan daha hafiftir.
Bu sitede yer alan tabirler, çeşitli eski kaynaklardan yararlanılarak eklenmiştir. Görmüş olduğunuz rüyayı bir bütün olarak ele alıp ona göre yorumlamanız gerekmektedir. Parça parça hatırladığınız rüyalardaki nesneleri ve eylemleri teker teker ele alıp ona göre değerlendirmeniz gerekmektedir. Bunun için sitemizdeki arama bölümünü kullanarak arama yapabilirsiniz.
Rüya tabirleri, rüya da gördüğünüz nesnelerin ve eylemlerin anlamlarının saptanmasıdır. Bu çalışma psikanalizle ve çeşitli mistik ve ezoterik ekollerle aynı anlamı taşımazlar veya aynı şekilde yapılmamaktadırlar. Birçok eski kültürde rüya görme doğaüstü bir iletişim veya ilahî bir müdahale olarak kabul edilmiş olduğundan, rüyaların içerdiklerine inanılan mesajlar birtakım yöntemler kullanılarak çözülmeye çalışılmıştır. Eski Yunanlılar inşa ettikleri Asklepion denilen tapınak veya sağlık sitelerinde rüyaların yorumlanmasını da içeren çeşitli psikolojik çalışmalarda bulunmuşlardır. Bazı kızılderili kabilelerinde olgunlaşma ayinlerinde kişi bir rehber rüya görene dek oruç tutmak ve dua etmek zorunda bırakılırdı. Günümüzde de çeşitli psikoloji ekolleri rüyaların anlamlarına ilişkin çeşitli varsayımlar ortaya atmışlardır. Rüya yorumu 19. yy.’ın sonlarından itibaren psikoanalizin bir parçası olmuştur.